Parkinson Hastalığı Kişinin Yaşam Kalitesini Nasıl Etkiler?
Parkinson
hastalığı, sinir sistemindeki dopamin eksikliği nedeniyle ortaya çıkan kronik
ve ilerleyen bir nörolojik hastalık olarak ortaya çıkar. Hastalığın etkileri,
kişinin yaşam kalitesini önemli oranda etkileyebilir. Parkinson hastalığı motor
hareketlere zarar verir. Hareketlerde yavaşlama, sertlik, titreme ve denge
sorunları gibi semptomlar günlük yaşam aktivitelerini zorlaştırabilir. Giyinme,
yemek yeme, banyo yapma gibi rutin işler ve günlük aktiviteler dahi hastalığın
sonucunda güçleşebilir.
Parkinson
hastalığı psikolojik ve duygusal etkileriyle de öne çıkar. Hastalarda depresyon,
anksiyete, uyku bozuklukları ve sosyal izolasyon gibi kendini dış dünyaya karşı
soyutlama eylemleri meydana gelebilir. Genel yaşam kalitesini olumsuz yönde
etkilenebilir ve hastaların günlük aktivitelerini ve sosyal ilişkilerini
sınırlanabilir.
Parkinson
hastalığı, iş hayatı üzerinde de olumsuz etkileriyle dikkat çeker. Motor becerilerdeki
bozulma, konsantrasyon güçlüğü, yorgunluk ve hareketlilikteki azalma iş
hayatını olumsuz etkiler. Çalışma kabiliyetlerinde ve iş performansında düşüş
meydana gelebilir. Mesleki işlevsellikte azalma ve işten çıkarma gibi sonuçlar
doğurabilir.
Parkinson hastalığının etkileri her bireyde farklılık gösterir. Tedavi ve destek hizmetleri, semptomların yönetilmesine yardımcı olarak yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olabilir. Fiziksel aktivite, rehabilitasyon, ilaç tedavisi, destek grupları ve psikolojik destek gibi yöntemlerle bireylerin yaşam kalitesi iyileştirilebilir. Olumsuz etkiler en aza indirilebilir ve hastalıkla kolaylıkla başa çıkılması sağlanabilir.
Parkinson Sadece Yaşlılarda Görülen Bir Hastalık Mıdır?
Parkinson
genellikle 60 yaşından sonra ortaya çıkan ve yaşlılarda görülen bir hastalık
olsa da sadece yaşlılarda görülmez. Ancak, hastalığın görülme sıklığının yaşla
birlikte arttığı söylenebilir. Genç ve orta yaş grubundaki insanlarda görülen
hastalık “erken başlayan Parkinson” olarak adlandırılır. 40 yaşından önce
başlayan Parkinson hastalığını ifade eder. Bazı nadir durumlarda hastalığın
çocukluk veya ergenlik döneminde başladığı görülse de oranın oldukça az olduğu
söylenebilir.
Parkinson
hastalığının yaşa bağlı olarak ortaya çıkma nedeni tam olarak anlaşılamamış
olsa da genetik faktörler ve çevrenin hastalığın ortaya çıkmasında etkili
olduğu düşünülür. Araştırmalar; genetik faktörler, çevresel etkenler ve
yaşlanma sürecinin bir kombinasyonunun hastalığın ortaya çıkışında rol oynadığını
ifade eder.
Yaşlılarda
yaygın olmasına karşın her yaş grubunda görülen Parkinson hastalığı, özellikle
erken başlayan karakteriyle genç bireylerin yaşamını ciddi oranda etkiler.
Olumsuz etkileriyle kişilerin iş ve sosyal yaşamlarında olumsuz etkilerini hissettirir.
Genç yaş gruplarının hastalık sürecinde tedavi ve destek hizmetlerine daha çok
ihtiyaç duyduğu söylenebilir.