Beyin Cerrahisi İstanbul
Prof. Dr. Serdar Baki Albayrak önderliğinde, Türkiye’nin deneyimli kadrosuyla tedavi sürecinizi planlayalım.
Küçük bir travma sonrasında bile omurga kırığı meydana gelebilmektedir.

Küçük bir travma sonrasında bile omurga kırığı meydana gelebilmektedir. Bu kırıkların büyük bir kısmı ameliyat gerektirmez ancak bazı büyük kırıklar düzgün bir şekilde tedavi edilmediği takdirde uzun vadeli ciddi problemlere neden olabilmektedir.

Omurga kırıkları, genellikle osteoporotik hastalarda hafif travmalardan sonra görülen ağrılı kompresyon kırıklarından araba kazaları ya da yüksekten düşme sonucu ortaya çıkan büyük kırıklara kadar değişiklik göstermektedir.

Ciddi yaralanmalar genellik omurga instabilitesine, omurilik yaralanmalarına ve ciddi ağrıya yol açmaktadır. Osteoporoz ya da kemiklerin zayıflaması omurga kırıklarının çok daha ağrılı olmasına yol açar. Bu nedenle osteoporoz hastalarının bir kat daha fazla dikkat etmesi gerekmektedir.

Omurga Kırıkları Neden Olur?

Düşme gibi omurgaya dışarıdan bir güç uygulandığında gücün omur kemiklerinin taşıyabileceğinden daha fazla olması durumunda kırıklar meydana gelir. Bu omurun ön kısmının ezilmesine yol açarak kompresyon kırığına neden olabilir. Tüm vertebral kolunun kırılması patlama kırığı ile sonuçlanır.

Kompresyonun hafif olması durumunda hastalarda minimal deformasyon ve hafif ağrı meydana gelir. Kompresyonun ciddi olduğu durumlarda ise omurilik ya da sinir köklerinde hasar görülebilmektedir. Bu durum ciddi ağrıya ve kifoza sebep olur. Omur kemikleri oldukça sağlam kemiklerdir. Ancak osteoporoz ya da omurga tümörü gibi çeşitli hastalıklar kemiklerin zayıflamasına yol açarak daha kolay kırılmalarına neden olabilir.

Omurga kırıkları araba kazalarında oldukça yaygın olarak görülmektedir. Araba kazalarını yüksekten düşme takip etmektedir. Spor yaralanmaları omurga kırıkları nedenleri arasında üçüncü sırada yer almaktadır. Omurga kırığı meydana gelen hastaların %80’i 18 - 25 yaş arasındaki hastalardır. Ayrıca erkeklerde kadınlara göre 4 kat daha fazla travmatik omurga kırığı görülmektedir.

Nasıl Teşhis Edilir?

Omurga kırıklarında ilk olarak hastanın nefesi kontrol edilir ve omurganın fiziksel muayenesi yapılır. Muayeneler tamamlanana kadar hastaların boyun ya da sırt desteği takması gerekmektedir. Tam teşhisin konabilmesi için çeşitli görüntüleme yöntemlerinden yararlanılmaktadır.

Kırıkların belirlenmesinde en çok tercih edilen uygulamalardan birisi röntgendir. Anormal hareketin olup olmadığını anlamak için röntgen yardımcı olabilmektedir. Kemik yapılarında meydana gelen değişimi anlamak için bilgisayarlı tomografiden de yararlanılabilmektedir. Bu yöntemde x-ray ışınlarıyla omurganın iki boyutlu fotoğrafları çekilir. Omurgadaki yumuşak doku hasarının anlaşılabilmesi için de MR’dan yararlanılmaktadır. MR taramasında röntgen ya da bilgisayarlı tomografi de görülmesi mümkün olmayan yumuşak dokular, omurga diskleri ve bağ dokuları görüntülenebilir.

Tedavi Yöntemleri

Omurga kırığının hafif olduğu durumlarda en yaygın tercih edilen tedavi yöntemi korse kullanımı ve ağrı kesici tedavisidir. Hastaların 12 hafta boyunca korse kullanması gerekebilmektedir. Korseler ağrının hafifletilmesine yardımcı olurken aynı zamanda bölgeyi sabitleyerek daha fazla deformasyon meydana gelmesini önler.

Kırığın ciddi olduğu durumlarda ise ameliyat gerekmektedir. Son yıllarda elde edilen gelişmeler sayesinde omurga kırığı ameliyatları oldukça başarılı bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Vertebroplasti kompresyon kırıklarının tedavisinde tercih edilen tekniklerden birisidir. Bu operasyonda kompresyon meydana gelen omura katater yerleştirilir.

Bu katater ile kırılan omura kemik çimentosu enjekte edilir. Bu çimento sertleşerek omurun sabitlenmesini sağlar. Vertebroplasti ile kırığa bağlı ağrı ortadan kaldırılırken aynı zamanda hareketlilik de hızlı bir şekilde geri kazanılır. Ayrıca kemik kaybı da önlenmiş olur. Ancak kemik çimentosu spinal deformasyonu ortadan kaldırmaz.

Kifoplasti ameliyatında ise x-ray görüntülemesi ile vertebral kolona bir tüp geçirilir. Bu tüpten şişebilir bir tampon yerleştirilir. Tampon şişirildiğinde omurga eski uzunluğuna geri döner ve kemik çimentosu için boşluk açılır. Çimento çatlakları ve boşlukları doldurarak omurganın tekrar çökmesini engeller. İşlem tamamlandıktan sonra tüp çıkarılır ve ameliyatın gerçekleştirildiği kesi kapatılır. Kırılan omurun alınarak plaka, vida ya da kafesle omurganın sabitlenmesi de bir diğer seçenektir.

Ameliyat Sonrası

Kifoplasti ameliyat sonrasında hastaların bir kalp rahatsızlığı ya da yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları olmaması durunda hastanede kalkmalarına gerek yoktur. Ameliyattan sonra 6 - 12 hafta kadar omurga desteği kullanılması gerekmektedir. Ayrıca bazı hastaların 3 - 6 hafta boyunca fizik terapi tedavi görmelidir. Kifoplasti ameliyatı sonrasında hastaların mümkün olduğunca kısa sürede eski hayatına dönmesi ve kısıtlama olmadan günlük aktiviteleri yerine getirmesi tavsiye edilmektedir.

Omurga ameliyatları uzmanlık ve tecrübe gerektiren türde ameliyatlardır. Beyin Cerrahisi İstanbul’un uzman ekibi omurga ameliyatları konusunda son derece deneyimlidir. Hasta özel yaklaşım ve gelişmiş tıbbi teknikler ile tedavi süreçleri şekillendirilir.

Randevu Talep Edin
Beyin ve sinir hastalığı şüpheniz ya da teşhisiniz varsa randevu almak için zaman kaybetmeyin.
Randevu Talep Et