Beyin Cerrahisi İstanbul
Prof. Dr. Serdar Baki Albayrak önderliğinde, Türkiye’nin deneyimli kadrosuyla tedavi sürecinizi planlayalım.
Hipofiz adenomlarının tek tedavi yöntemi ameliyattır. Ameliyatın başarısı adenomun yerine, büyüklüğüne ve yanındaki dokulara sıçrayıp sıçramadığına bağlı olarak değişiklik göstermektedir.

Hipofiz adenomlarının tek tedavi yöntemi ameliyattır. Ameliyatın başarısı adenomun yerine, büyüklüğüne ve yanındaki dokulara sıçrayıp sıçramadığına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Hipofiz adenomları mikrocerrahisi temel olarak iki farklı teknikle uygulanmaktadır.

Transsfenoidal Ameliyat

Hipofiz adenomlarının çıkarılmasında en sık tercih edilen yöntem transsfenoidal yöntemdir. Bu yöntemde ameliyat kafatasının içinde, beynin altında, nazal geçişlerin arkasında bulunan sfenoid sinüsten gerçekleştirilir. Sinüsün arka duvarı hipofiz bezini çevrelemektedir.

Ameliyat burnun iki tarafını ayıran kıkırdak olan nazal septuma yapılan küçük bir kesiden gerçekleştirilir. Hipofiz bezine ulaşmak için sfenoid sinüsün kemikli duvarı, küçük bir cerrahi matkap benzeri ekipman ile açılır. Bu işlem sinüsün ve kemiğin kalınlığına göre farklı ekipmanlarla da yapılabilmektedir. Sonrasında ise oldukça küçük ameliyat ekipmanları ve mikroskop yardımıyla adenom alınır.

Kullanılan bir başka yöntem de endoskopik yöntemdir. Ucunda kamera bulunan ince bir fiberoptik tüp ile ameliyat alanı görüntülenir. Bu teknikte nazal septuma kesi gerekmemektedir. Ameliyat üst dudağın altından gerçekleştirilir. Endoskop sayesinde ameliyat gerçekleştiren cerrah, nazal septumun arkasındaki küçük kesiden içeriyi görebilmektedir. Ameliyat ekipmanları burundan yerleştirilir ve sfenoid sinüse girilerek hipofiz adenomları alınır. Bu tekniğe adenomun yerine ve sfenoid sinüsün şekline göre karar verilmektedir.

Transsfenoidal yaklaşımın birçok avantajı bulunmaktadır. İlk olarak beyne hiç dokunmadan ameliyat gerçekleştirilir. Bu sayede beyne hasar verme riski neredeyse hiç yoktur. Ameliyat çok az yan etkiye neden olur ve dışarıdan bakıldığında bir ameliyat izi bulunmaz. Ancak bu ameliyat oldukça hassas olduğu için uzun sürmektedir ve büyük adenomların çıkarılması daha zordur.

Ameliyatın uzman bir hekim tarafından yapılması ve adenomun küçük olması durumunda elde edilen sonuçlar oldukça yüz güldürücüdür. Operasyonun başarı oranı %80’den fazladır. Tümörün büyük olması ya da çevrede yer alan sinir, beyin ya da beyni koruyucu yapılara bulaşması durumunda başarı oranı düşer. Ayrıca beyin, sinir dokularına ya da kan damarlarına hasar verme riski de artmaktadır.

Kranyotomi

Büyük ya da daha kompleks hipofiz adenomları için kranyotomi ameliyatı gerçekleştirilmektedir. Bu yaklaşımda kafatasının ön tarafından bir delik açılır. Buradan tümöre ulaşmak için oldukça dikkatli olmak gerekmektedir. Beyni oluşturan lobların altından ve arasından geçmek oldukça zor olabilmektedir.

Kranyotomi de beyne hasar verme olasılığı daha yüksektir. Ayrıca transsfenoidal yaklaşıma göre daha büyük bir kesiden yapıldığı için komplikasyon oluşma riski de fazladır. Ancak adenomların büyük ve kompleks olmadığı durumunda oldukça etkilidir. Çünkü ameliyatı gerçekleştiren cerrah daha büyük bir açıklığa sahip olduğu için çevredeki sinirleri ve kan damarlarını daha rahat bir şekilde görebilmektedir. Bu sayede tümöre ulaşmak daha kolay olmaktadır.

Ameliyatın Planlanması

Hem transsfenoidal cerrahi hem de kranyotomi için MR ya da bilgisayarlı tomografi gibi gelişmiş görüntüleme yöntemlerinden yararlanılır. Ameliyat öncesinde operasyonu gerçekleştirecek olan hekimin adenom hakkında daha fazla bilgiye sahip olması ameliyat başarısını artırmaktadır. Adenomun büyüklüğü ya da hipofiz bezinin ne kadar ötesine kadar uzandığı ameliyatta kullanılacak tekniği ve başarı şansını belirlemede kilit rol oynar.

Çok nadir olarak büyük tümörlerin tamamen alınması ve sıçradığı çevre dokuların sağlıklı bir şekilde temizlenebilmesi için her iki yöntem de aynı anda kullanılabilmektedir. Adenomlar ne kadar küçük olursa ameliyatı da o kadar kolaylaşmaktadır. Daha büyük ve daha agresif adenomların ameliyatla temizlenmesi daha zordur. Büyük adenomların temizlenmesi sonrasında yan etki görülme riski de çok daha fazladır.

Ameliyatın Yan Etkileri Nelerdir?

Hipofiz bezinde ameliyat yapmak oldukça ciddi bir iştir. Ameliyatı gerçekleştiren cerrahın çok hassas bir şekilde çalışması gerekmektedir. Transsfenoidal cerrahi sonrasında hastaların önemli bir kısmında sinüs tıkanıklığı ya da sinüs baş ağrısı görülmektedir. Bu etkiler yaklaşık 1 - 2 hafta içerisinde ortadan kaybolurlar.

Ameliyat esnasında geniş arterlere, çevredeki beyin dokusuna ya da sinirlere zarar verilmesi durumunda beyin hasarı, felç ya da körlük oluşabilme riski bulunmaktadır. Ancak bu durumlar çok nadirdir.

Hipofiz adenomları mikrocerrahisinin çok deneyimli ve uzman bir ekip tarafından gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Beyin Cerrahisi İstanbul ekibinin uzun yıllara dayanan deneyimi sayesinde birçok sağlık probleminde yardım alabilirsiniz. Sizin ve sevdiklerinizin güvenli bir tedavi alması için mutlaka düşünmeniz gereken yerlerden birisi Beyin Cerrahisi İstanbul.

Randevu Talep Edin
Beyin ve sinir hastalığı şüpheniz ya da teşhisiniz varsa randevu almak için zaman kaybetmeyin.
Randevu Talep Et